Türkiye’nin ateşle dansı!..
Kıymetli dostlar, birçok kişi kıyamet saatinin ne zaman olacağı ve öncesinde neler yaşanacağı hakkında birtakım sözler duymuştur elbet. Tabii asıl büyük kıyamet öncesi her toplum ve kavmin kendi kıyametlerinden de söz etmek gerekir. Tarihe bir göz attığımızda ne kadar uzun süre hüküm sürmüş devlet ve imparatorluklar olduğunu görürüz. Ama şimdi onlardan eser yok. Onlarda; “Bize bir şey olmaz biz köklü ve güçlü bir ülkeyiz” diyerek kendilerini avutuyorlar ama ne ticaretlerinde ne de hukuklarında adalet ve doğruluğa riayet etmiyorlardı. İşte o zaman hak tecelli etti ve kendi hazırladıkları kıyamet onları yok etti.
Gerek Kuran ayetlerinde gerek hadis-i şeriflerde ahir zamanı ve kıyametin gelişini hızlandıran şu durumlar hususunda uyanık olmamız gerekmektedir. Neymiş milletlerin kıyametini hızlandıracak haller bunlara kısaca bir bakalım…
1- İlim kalkacak, cehalet artacak. İçki içmek, zina aleni yapılır hale gelecek,
2- Yok yere adam öldürmeler artacak, insanlara merhamet azalacak,
3- Adalet ve ehliyet kalkacak, haram ve helale dikkat edilmeyecek,
4- Ana babaya isyan artacak, nasihatlere kulak asılmayacak,
5- Ölçü ve tartıda hile yaygınlaşacak,
6- Şehirlere göç artacak, binalar yükselecek,
7- Kötü ve ehliyetsiz kimseler itibar görecek, yönetim onlara geçecek,
8- Kumar, fal revaç görecek, vaktin bereketi kalkacak,
9- İsraf artacak, herkes dünyalık menfaat peşine düşecek…
Şimdi şöyle bir bakın yaşadığınız topluma ve samimiyetle söyleyin bunlardan kaç tanesini temaşa ediyorsunuz. Durun durun siz söylemeden ben söyleyeyim!.. Maalesef bunların hepsini etrafımızda görüyoruz ve bunları değiştirmek içinde bireysel olarak yapacağımız hiçbir şey yok!.. Ve yine ne yazık ki, içinde bulunduğumuz bu sıkıntıların bu dereceye gelmesinde bizden gibi gördüğümüz bir iktidarın büyük bir payı var.
Avrupa aşkından gözleri dönen AKP hükümeti, Roma’da imzaladığı AB anayasasına uyum çerçevesinde önüne sunulan, “Zina’nın suç olmaktan çıkarılması, Eşcinsellere evlenme ve dernekleşme hakkı, Domuzun kasaplık hayvan sınıfına alınması, İçki fabrikalarının sayısının artırılması, Önemli kurumların özelleştirilmesi, Yabancılara toprak satışını 25 dönümden 600 dönüme çıkarması, GDO’lu hastalıklı tohumlarla tarım yaptırılması v.s.” tüm yasaları birbir hayata geçirmesi maalesef bu milletin mayasını bozdu.
İşte bu ve benzeri maddi ve manevi bozulmalar nedeniyle başta Türkiye olmak üzere diğer İslam coğrafyası da kendi kıyametini kendi hazırlamış ve hala bu gidişten ders almamaya inatla devam etmektedir. Dindar nesil yetiştirme iddiasındaki başımızdaki dindar kılıklılara karşı bu millet şuurlanmadan ne Türkiye nede Ortadoğu insanı felaha ve refaha ulaşamayacaktır. Tek yol adil bir düzeni acilen ikame etmek olacaktır!.. Yoksa kendi hazırladığımız kıyamet ile yok olup gideceğiz.
Biliyorsunuz ABD’de 11 Eylül senaryosu bir takım mahfiller tarafından yazıldı ve oynandı. Ve 11 Eylül, Siyonist/Emperyalist güçlerin BOP adı altında Ortadoğu İslam coğrafyasını yeniden istedikleri şekilde biçimlendirmeleri için bir bahane oldu. Bu kapsamda Irak tüm gözlerin odaklandığı bir konumdaydı. Dönemin Başbakanı Ecevit ABD’ye çağrılmış ve Irak’a karşı yapılacak saldırılarda Türkiye üslerinin kullandırılması talep edilmiş ve buna karşılık Ecevit hükümetine istedikleri kredinin verileceği söylenmişti. Ama Ecevit komşu bir ülkeye Türkiye üzerinden saldırılması teklifini reddetti. İşte bu noktada çok önceden hazırlana gelen acil eylem planı devreye sokulmuş ve düğmeye basılmıştı. Eğer Siyonist/Emperyalist ağabeylerin taleplerini reddeder ve tekerlerine çomak sokarsan artık o koltukta sana yer yoktur. Düğmeye basılmıştı ve bu sefer çok farklı bir cenahtan yaklaşılacaktı Türkiye insanına!.. İşçinin, memurun, emeklinin ve tüm İslam coğrafyasının, hani; ‘Yiğidi öldür ama hakkını ver’ sözü gereğince sevdiği, saydığı Yiğit Erbakan’ın özde değil ama sözde talebeleri bu iş için biçilmiş kaftandı. Şer güçler Milli Görüşçü bir gelenekten devşirdikleri bu yenilikçiler sayesinde saf Türkiye Müslümanlarını yola getireceklerini ve yolacaklarını sezmişlerdi.
Irak ve Ortadoğu’yu kan gölüne çevirmek ve Büyük İsrail’i biran evvel ikame etmek için Milli Görüş’ü bölmek ve Ecevit hükümetini bitirmek gerekiyordu. Muhtar bile seçilemez denen Tayyip Erdoğan henüz siyaset yasaklı olduğu dönemde ne hikmetse ABD ve AB ülkelerinde kırmızı halılar ile karşılanarak görüşmeler yaptı. ABD’deki bu görüşmeler esnasında 2014 yılına kadar ‘Beraber yürüdük biz bu yollarda’ şarkısını mırıldandığı Hocaefendi ile de temasta bulunmuştu. Çok geçmeden AKP iktidara getirildi ve iktidar nimeti karşılığında Tayyip Beyin de zaman zaman dillendirdiği gibi ikinci Özal misyonunun gereği, aynı körfez savaşında Özal’ın yaptığı gibi Türk hava ve deniz üslerini ABD’nin kullanıma açtı. Ve bizzat AKP’li Bakanlarının ağızlarından şu sözler döküldü; “Ülkemizden kalkan ABD savaş uçakları Irak’ı bombalamaya başladığında kasamıza para girecek”…
Özal 1 koyup 3 alacağız demiş ve Müslüman kanı üzerinden pazarlık yapmaktan utanmamıştı. Hatta Türk askeride bu operasyona müdahil olacak, PKK yok edilecek, Musul ve Kerkük bize verilecekti!.. ABD bu vaatlerinden hemen çark etmiş ve ‘Bölge halkı Türk askerini istemiyor, ne yapalım’ diyerek Özal’ı ve Türkiye’yi uyutmuştu. Merak etmeyin Suriye sürecinde de benzer söylemler tekrar edilecek ve Türkiye yine uyutulacaktır. Belki ağzımıza bir parmak bal sürerler bu defa!..
İkinci Özal olan Tayyip Bey, dolayısıyla da AKP eliyle; 1,5 milyon insanın katledildiği, kadın çocuk denmeden tecavüzlerin yapıldığı, hunharca insanların organlarının söküldüğü, mukaddes mekanlarımızın kirletildiği ve 3’e bölünmüş bir Irak ile baş başa bırakıldık. Şimdi Irak yetmezmiş gibi, Suriye’deki kirli senaryoların, senaristlerinin biçtiği oyunlarda başrolü kapma yarışına girmiş bir Türkiye, cadı kazanına düşmek üzere. Türkiye bir büyük ateşle dans ettiriliyor. Biz Türkiye olarak tarihin bize yüklediği misyon gereği Ortadoğu ve İslam devletlerine ağabeylik yapmak ile mükellefiz. Ancak bunu Batı’nın NATO’su, BM’si ile değil Rahmetli Erbakan Hoca’nın tohumunu atıp filizlendirdiği D8 ile yapmak zorundayız.
Bakın bir atasözümüz bu durumu ne de güzel özetlemektedir: “Şeytanla kabak ekenin kabak başına patlar”. Yani demek istiyor ki; ‘Kötülerle dostluk kurma, sonra büyük zarar görürsün’…
Bu atasözümüz gibi buraya yazılabilecek ikaz niteliğinde birçok ayet ve hadis olduğunu görürsünüz merak edip araştırırsanız. Umuyor ve dua ediyorum ki, öncelikle Türkiye insanı ve bölge halkı biran evvel silkinip kendine gelir. Şer güçlerce içine sürüklendiği bir büyük ateşin farkına varıp tüm oyunları bozacak bir aklıselime kavuşur. Rabbim bizlere ve yönetimdekilere, Siyonist/Emperyalist kesimlerin körüklediği, dans etmemizi istediği ateşin farkına varacak bir şuur ihsan etsin…
Kalın sağlıcakla kıymetli dostlarım…
Tüm yazıları
-
2 Eylül 2024 Pazartesi
Herkes doğrumu biz doğru isek?
-
9 Şubat 2024 Cuma
Sağlıklı Yaşam İpuçları
-
19 Temmuz 2023 Çarşamba
Başarının en önemli formülü azim ve disiplindir
-
24 Haziran 2023 Cumartesi
Öğütler
-
1 Mayıs 2023 Pazartesi
Bioenerji Şifasının Amacı
-
10 Şubat 2023 Cuma
Bioenerji nedir, nasıl faydalar sağlar?
-
4 Ocak 2023 Çarşamba
Negatifi Hayatınızdan Çıkarın
-
15 Aralık 2021 Çarşamba
Biyolojik alanımız ve şifa
-
3 Şubat 2020 Pazartesi
Bioenerji, Esma-ül Hüsna ve Dua
-
24 Aralık 2019 Salı
Mayamız mı ekşidi?
-
6 Kasım 2018 Salı
Bioenerji ile şifalan
-
22 Haziran 2018 Cuma
Vakit Değiştirme Vakti!..
-
23 Mart 2018 Cuma
Niyet hayır, akıbet hayır
-
25 Ocak 2018 Perşembe
Öldük, bittik demeden silkelenip kendimize gelelim!
-
26 Eylül 2017 Salı
Boş yere yaratılmadın!..
-
2 Ağustos 2017 Çarşamba
Piknik notları ve İlkyardım
-
8 Mart 2017 Çarşamba
Aziz dostumun acı hayat tecrübesi
-
29 Kasım 2016 Salı
İŞTE ÇAY SİMİT HESABI, İŞTE EKONOMİMİZ!..
-
21 Ekim 2016 Cuma
Ne Günlere Kaldık
-
8 Nisan 2016 Cuma
İlkyardımcılara kim yardım edecek!..
-
1 Mart 2016 Salı
Akıllı Adam Olmak!
-
16 Aralık 2015 Çarşamba
Nereye Gidiyoruz, Hani Kalkınma!..
-
28 Ekim 2015 Çarşamba
Kim bu Fos Osmanlıcılar...
-
2 Eylül 2015 Çarşamba
KÖTÜ YÖNETİCİ VE DECCAL
-
14 Temmuz 2015 Salı
Müslümanların Helakı!..
-
22 Mayıs 2015 Cuma
Kimse yapamaz, Ak Parti yapar!..
-
29 Nisan 2015 Çarşamba
YALANCI MAĞRURLAR BİZE YABANCI
-
26 Mart 2015 Perşembe
Memleketi Mahveden Beceriksizler
-
27 Şubat 2015 Cuma
Kepazelik diz boyu, hangisini sayalım?
-
3 Ocak 2015 Cumartesi
İDEAL TOPLUM HAYAL Mİ?
-
25 Kasım 2014 Salı
Dönüşen Dönüşsün, Sen Dönüşme!..
-
25 Ekim 2014 Cumartesi
Türkiye’nin ateşle dansı!..
-
17 Eylül 2014 Çarşamba
Osmanlı geçinen, Aslından Kopuk Paçozlar
-
6 Ağustos 2014 Çarşamba
Hayır, hayır yüz bin kere hayır!..
-
24 Haziran 2014 Salı
İSLAM, SİYASET, YÖNETİM
-
22 Mayıs 2014 Perşembe
Siyonizm-Türklere Karşı Yahudinin Pis Oyunları
-
11 Nisan 2014 Cuma
Bir Gençlik!..
-
24 Mart 2014 Pazartesi
OY’un BÜYÜK, İYİ AMA KİME OY VERELİM?
-
28 Şubat 2014 Cuma
Ben Kimden Tarafım 2
-
29 Ocak 2014 Çarşamba
1997 ile 2014 arasında fark görebiliyor musunuz?
-
30 Aralık 2013 Pazartesi
CEMAAT, HÜKÜMET, MENFAAT
-
26 Kasım 2013 Salı
YALAN YANLIŞ EĞİTİMİMİZ!..
-
30 Ekim 2013 Çarşamba
Kanlı Ellerin Kanlı Projesi: BOP
-
21 Eylül 2013 Cumartesi
Dünya Liderini Dinliyorum!..
-
13 Temmuz 2013 Cumartesi
Ah O Gemide Bende Olsaydım!..
-
11 Mayıs 2013 Cumartesi
Tarlaya Neler Ektik?..
-
26 Mart 2013 Salı
Saptırıcı Liderler
-
20 Şubat 2013 Çarşamba
İslam’a dönen Müslümanlar
-
23 Ocak 2013 Çarşamba
Asgari Ücret ile Asgari 3 Çocuk mu?
-
26 Aralık 2012 Çarşamba
Politika Tesadüf Mü, Komplo Mu?
-
19 Kasım 2012 Pazartesi
AŞK ADAMI MI?.. KAÇIP FIRDÖNEN Mİ?..
-
22 Ekim 2012 Pazartesi
KIYAMET NE ZAMAN?
-
2 Ekim 2012 Salı
Sadıklarla olmak
-
28 Ağustos 2012 Salı
Fitre ve Çay Simit Hesabı
-
24 Temmuz 2012 Salı
Canlı Müslüman İstiyoruz!..
-
28 Haziran 2012 Perşembe
Cinsi Bozuklar
-
1 Haziran 2012 Cuma
Karakterli Müslüman!..
-
2 Mayıs 2012 Çarşamba
Aslından Koparılmış Protestanlar
-
21 Mart 2012 Çarşamba
Haktan Yana Olmak
-
24 Şubat 2012 Cuma
Lider ve Sistem 2
-
4 Şubat 2012 Cumartesi
LİDER ve SİSTEM
-
11 Ocak 2012 Çarşamba
KISSADAN HİSSE!..
-
26 Aralık 2011 Pazartesi
Allah İçin Çalışmak!..
-
10 Aralık 2011 Cumartesi
Cihad Ne Demek?
-
4 Kasım 2011 Cuma
Batı:Tek Dişi Kalmış Canavar!..
-
15 Ekim 2011 Cumartesi
HAYIRLARA MOTOR, ŞERLERE FREN
-
16 Eylül 2011 Cuma
DEĞİŞİM : “Tekamül mü, Tahribat mı?”
-
22 Ağustos 2011 Pazartesi
İnandığın Gibi Yaşa Türkiyem
-
25 Temmuz 2011 Pazartesi
BEN KİMDEN TARAFIM?..!..
-
7 Temmuz 2011 Perşembe
Bereket Dönemi "28 Haziran 1996 ile 2 Temmuz 1997"
-
19 Haziran 2011 Pazar
Ya Güdersin Ya Gidersin
-
13 Haziran 2011 Pazartesi
Seçim Sonuçları Ne Gösterdi?
-
10 Haziran 2011 Cuma
Seçime Doğru;"Arz-ı Mev’ud ve Horoz Dövüşü"
-
6 Haziran 2011 Pazartesi
Erbakan’ı Sevmek!.. Tavizi Sevmemek!..
-
1 Haziran 2011 Çarşamba
Hedef 2023, İstanbul Ayasofya Maratonu
-
25 Mayıs 2011 Çarşamba
Hayalüstü Hayaldi!.. Gerçek Oldu!..
-
19 Mayıs 2011 Perşembe
NE HALLERDEYİZ 2
-
11 Mayıs 2011 Çarşamba
2.Abdülhamit, Erbakan ve Tekerrür
-
28 Nisan 2011 Perşembe
Hak ile Batılı karıştırmayalım 2
-
8 Nisan 2011 Cuma
DÜNYANIN EN BÜYÜK ADALET SARAYI
-
26 Mart 2011 Cumartesi
Hak İle Batılı Karıştırmayalım
-
17 Mart 2011 Perşembe
ORGANİK MAYAMIZ “İSLAM !..”
-
6 Mart 2011 Pazar
DİYALOG VE TOPRAK SATIŞININ PERDE ARKASI
-
28 Şubat 2011 Pazartesi
SUCUĞUNDA TADI KAÇTI!..
-
11 Şubat 2011 Cuma
Ne Hallerdeyiz ?
-
1 Şubat 2011 Salı
Ya AKP Olmasaydı !..