Hayır, hayır yüz bin kere hayır!..
“Hayır, hayır yüz bin kere hayır, inanmıyorum sana!..” diyordu rahmetli Barış Manço bir şarkısında…
İşte bende Tayyip Bey’e ve AKP modeli zihniyete inanmadığımı haykırıyor ve 100 bin kere hayır diyorum!.. Şeytanın dostluğuna ve şeytana düşmanmış gibi gözüküp şeytanla dost olanlara hayır, 100 bin kere hayır!..
Dün, İstanbul Pendik’te AKP’ce düzenlenen küçük bir mitingde konuşmacı olarak Numan Kurtulmuş’u gördüm. Önündeki kalabalığa AKP’nin yaptığı muazzam!.. icraatları anlatıyor ve Türkiye artık 12 sene önceki Türkiye değil diyordu. Her şey çok güzel ve daha da güzel olacak şeklinde sözler sarf ediyordu. Numan Beyin bu nutuklarını dinleyince aklıma bir film karesi geldi. Belki izleyenleriniz olmuştur. “Kelebekler Sonsuza Uçar, İskilipli Atıf Hoca”… Kılık kıyafet ile medeni olunacağı iddiasıyla çıkarılan “Şapka Kanunu” na muhalefetten yargılanan Atıf Hoca’nın adliye’deki duruşmalarından bir sahne çok ilginçtir.
Atıf Hoca’yı yargılayan İstiklal Mahkemesinin reisi, Afyonluların medarı iftiharı, nerdeyse tüm cadde ve meydanlarına isminin verildiği “Kel Ali” lakaplı Ali Çetinkaya’dır. Atıf Hoca’yı şapka takmıyor ve kanuna muhalefet ediyor diye yargılayıp idam ettiren Ali Çetinkaya, 1 sene öncesinde ise Adliye’de başında şapka ile dolaşan bir adamı “Bre zındık, kafirin şapkası ile ne dolaşıyorsun burada” diyerek adliyenin merdivenlerinden aşağıya yuvarlayan aynı kişidir. Bu ne yaman çelişkidir.
Bilmem meramımı anlatabildim mi sevgili okurlar. Numan Beyin AKP ve Tayyip Bey hakkındaki 2 sene önceki konuşmalarına bir bakıyorum birde şimdiki konuşmalarına. Ne diyordu bir hatırlayalım!..
“Harun gibi gelip, Karun oldular”, “Firavunlaştılar” diyen acaba bu Numan Bey değil de başkası mıydı? Bu ne ilk nede son olacaktır. Tarihte bu gibi kayma ve sapmalar hep olmuştur. Bundan sonrada olacaktır.
Birilerine göre; “Dün dündür, bugün bugündür”
Ve yine birilerine göre; “Gerektiğinde gömlek değiştirmeyi de bileceksin”
Hadis olarak okuduğumu zannettiğim bir sözü paylaşmak istiyorum. Müslüman erkeğin en önemli 3 imtihanından bahsediyor Peygamber Efendimiz: Para, Makam ve Kadın.
Herkesin istidatı farklı olabiliyor. Kimine makam ile yaklaşıyor şeytan, kimine para, bazısına da kadın ile!.. Mesela şöyle bir diyalog yaşanmış olabilir şeytan ile tuzağa düşen arasında!..
Siyonist Şeytan: Ne diye o ihtiyarın peşine takılıp, kendini köreltiyorsun?
Uzun Adam: Ama o benim liderim, biat ettim, söz verdim, herkes dönse ben dönmem demiştim…
Siyonist Şeytan: Sen daha yakışıklı, daha cesur hatta daha akıllısın, boş ver.
Uzun Adam: Ama ben siyasi yasaklıyım. Muhtar bile seçilemem!..
Siyonist Şeytan: Hallederiz, merak etme…
Bu değişim ve sapmaların neden ve niçinini düşünürken rahmetli Erbakan Hoca’nın bir konuşması aklıma geldi ve tamam dedim. Aradığım cevabı buldum.
Şöyle demişti Erbakan Hoca; “Türkiye’den ABD ve İsrail karşıtı siyasiler, Amerika’ya bir vesileyle davet edildiğinde, son derece gelişmiş teknoloji ile donatılmış özel bir üsse götürüp orada bunlara gözdağı verilirmiş. Devasa bir ekranda, bakın biz dünyanın her yerine hakimiz. Şu an istersek şu ülkede şu şehirde şu caddedeki şu binanın içindeki her şeyi dinler ve görürüz ve tek bir düğmeye basarak orayı yok ederiz” derlermiş.
Ve tabii şunu da onların kafasına yerleştirirlermiş. “Siyasette hiçbir şey tesadüfi değil. Biz istediğimizi iktidara getiririz. Ya bize hizmet eder iktidarda tutarız yada bize rağmen iktidara gelmeyi başarabildiyse onu da iktidarda iken ezeriz.” Bu telkini alan eski Mücahitler, ABD dönüşü artık mücahitlikten Müteahhitliğe terfi etmiş olurlar.
İşte o eskiden mücahit olanlar var ya, o gizli merkezlerde terbiye edilmeden evvel şöyle söylerlerdi:
1- AB haçlı birliğidir. Ne işi var Müslüman Türkiye’nin haçlı birliğinde.
2- Faiz alanda verende melundur.
3- 1990 da 1.Körfez Savaşında Irak’a Türkiye topraklarından haçlıların saldırmasına izin veren zamanın hükümetine; Müslümanların üzerine bombalar yağarken vicdanınız sızlamıyor mu, bunun hesabını nasıl vereceksiniz?.. Diyorlardı…
Peki o merkezlerdeki terbiyenin ardından neler oldu?
İsyan edip feveran ettikleri, böyle şey olmaz, Müslümanlığa yakışmaz diyerek haykırdıkları, yukarıda saymış olduğumuz 3 maddeyi ve daha bunun gibi nice yanlış ve hataları bu defa kendileri yapar hale geldiler. Bu ne yaman çelişki ve ahret için ne kötü bir sonuçtur.
Bu sonuçtan da şu atasözünü hatırladım birden.
Şöyle demiş atalarımız; “Şaraptan bozma sirke, keskin olur”… Yani önceleri hayırlı bir yol, hayırlı bir davadayken yoldan çıkan kişilerin, evvelden beri kötü olanlardan bile daha azgın olduklarını anlatmak istiyor bu atasözümüz.
Irak, İran ile savaşırken ve farklı konularda ABD ve Batı ile iyiyken, Saddam onlar için has adamdı. Ama ne zaman Saddam’dan alacaklarını aldılar ve Saddam ile işleri bitti, o zaman dostlukta bitti. Dostlukları darağacında son buldu. Üstteki atasözüyle bağlantılı olarak ve Saddam’dan da bahsetmişken yine bir atasözüyle bitireceğim yazımı. Sağlıkla kalın, Salih, sabit ve sadıklarla beraber olun muhterem okurlarım…
“Şeytanın dostluğu, darağacına kadardır.”
Şeytanın dostluğuna ve şeytana düşmanmış gibi gözüküp şeytanla dost olanlara hayır, 100 bin kere hayır!..
Tüm yazıları
-
2 Eylül 2024 Pazartesi
Herkes doğrumu biz doğru isek?
-
9 Şubat 2024 Cuma
Sağlıklı Yaşam İpuçları
-
19 Temmuz 2023 Çarşamba
Başarının en önemli formülü azim ve disiplindir
-
24 Haziran 2023 Cumartesi
Öğütler
-
1 Mayıs 2023 Pazartesi
Bioenerji Şifasının Amacı
-
10 Şubat 2023 Cuma
Bioenerji nedir, nasıl faydalar sağlar?
-
4 Ocak 2023 Çarşamba
Negatifi Hayatınızdan Çıkarın
-
15 Aralık 2021 Çarşamba
Biyolojik alanımız ve şifa
-
3 Şubat 2020 Pazartesi
Bioenerji, Esma-ül Hüsna ve Dua
-
24 Aralık 2019 Salı
Mayamız mı ekşidi?
-
6 Kasım 2018 Salı
Bioenerji ile şifalan
-
22 Haziran 2018 Cuma
Vakit Değiştirme Vakti!..
-
23 Mart 2018 Cuma
Niyet hayır, akıbet hayır
-
25 Ocak 2018 Perşembe
Öldük, bittik demeden silkelenip kendimize gelelim!
-
26 Eylül 2017 Salı
Boş yere yaratılmadın!..
-
2 Ağustos 2017 Çarşamba
Piknik notları ve İlkyardım
-
8 Mart 2017 Çarşamba
Aziz dostumun acı hayat tecrübesi
-
29 Kasım 2016 Salı
İŞTE ÇAY SİMİT HESABI, İŞTE EKONOMİMİZ!..
-
21 Ekim 2016 Cuma
Ne Günlere Kaldık
-
8 Nisan 2016 Cuma
İlkyardımcılara kim yardım edecek!..
-
1 Mart 2016 Salı
Akıllı Adam Olmak!
-
16 Aralık 2015 Çarşamba
Nereye Gidiyoruz, Hani Kalkınma!..
-
28 Ekim 2015 Çarşamba
Kim bu Fos Osmanlıcılar...
-
2 Eylül 2015 Çarşamba
KÖTÜ YÖNETİCİ VE DECCAL
-
14 Temmuz 2015 Salı
Müslümanların Helakı!..
-
22 Mayıs 2015 Cuma
Kimse yapamaz, Ak Parti yapar!..
-
29 Nisan 2015 Çarşamba
YALANCI MAĞRURLAR BİZE YABANCI
-
26 Mart 2015 Perşembe
Memleketi Mahveden Beceriksizler
-
27 Şubat 2015 Cuma
Kepazelik diz boyu, hangisini sayalım?
-
3 Ocak 2015 Cumartesi
İDEAL TOPLUM HAYAL Mİ?
-
25 Kasım 2014 Salı
Dönüşen Dönüşsün, Sen Dönüşme!..
-
25 Ekim 2014 Cumartesi
Türkiye’nin ateşle dansı!..
-
17 Eylül 2014 Çarşamba
Osmanlı geçinen, Aslından Kopuk Paçozlar
-
6 Ağustos 2014 Çarşamba
Hayır, hayır yüz bin kere hayır!..
-
24 Haziran 2014 Salı
İSLAM, SİYASET, YÖNETİM
-
22 Mayıs 2014 Perşembe
Siyonizm-Türklere Karşı Yahudinin Pis Oyunları
-
11 Nisan 2014 Cuma
Bir Gençlik!..
-
24 Mart 2014 Pazartesi
OY’un BÜYÜK, İYİ AMA KİME OY VERELİM?
-
28 Şubat 2014 Cuma
Ben Kimden Tarafım 2
-
29 Ocak 2014 Çarşamba
1997 ile 2014 arasında fark görebiliyor musunuz?
-
30 Aralık 2013 Pazartesi
CEMAAT, HÜKÜMET, MENFAAT
-
26 Kasım 2013 Salı
YALAN YANLIŞ EĞİTİMİMİZ!..
-
30 Ekim 2013 Çarşamba
Kanlı Ellerin Kanlı Projesi: BOP
-
21 Eylül 2013 Cumartesi
Dünya Liderini Dinliyorum!..
-
13 Temmuz 2013 Cumartesi
Ah O Gemide Bende Olsaydım!..
-
11 Mayıs 2013 Cumartesi
Tarlaya Neler Ektik?..
-
26 Mart 2013 Salı
Saptırıcı Liderler
-
20 Şubat 2013 Çarşamba
İslam’a dönen Müslümanlar
-
23 Ocak 2013 Çarşamba
Asgari Ücret ile Asgari 3 Çocuk mu?
-
26 Aralık 2012 Çarşamba
Politika Tesadüf Mü, Komplo Mu?
-
19 Kasım 2012 Pazartesi
AŞK ADAMI MI?.. KAÇIP FIRDÖNEN Mİ?..
-
22 Ekim 2012 Pazartesi
KIYAMET NE ZAMAN?
-
2 Ekim 2012 Salı
Sadıklarla olmak
-
28 Ağustos 2012 Salı
Fitre ve Çay Simit Hesabı
-
24 Temmuz 2012 Salı
Canlı Müslüman İstiyoruz!..
-
28 Haziran 2012 Perşembe
Cinsi Bozuklar
-
1 Haziran 2012 Cuma
Karakterli Müslüman!..
-
2 Mayıs 2012 Çarşamba
Aslından Koparılmış Protestanlar
-
21 Mart 2012 Çarşamba
Haktan Yana Olmak
-
24 Şubat 2012 Cuma
Lider ve Sistem 2
-
4 Şubat 2012 Cumartesi
LİDER ve SİSTEM
-
11 Ocak 2012 Çarşamba
KISSADAN HİSSE!..
-
26 Aralık 2011 Pazartesi
Allah İçin Çalışmak!..
-
10 Aralık 2011 Cumartesi
Cihad Ne Demek?
-
4 Kasım 2011 Cuma
Batı:Tek Dişi Kalmış Canavar!..
-
15 Ekim 2011 Cumartesi
HAYIRLARA MOTOR, ŞERLERE FREN
-
16 Eylül 2011 Cuma
DEĞİŞİM : “Tekamül mü, Tahribat mı?”
-
22 Ağustos 2011 Pazartesi
İnandığın Gibi Yaşa Türkiyem
-
25 Temmuz 2011 Pazartesi
BEN KİMDEN TARAFIM?..!..
-
7 Temmuz 2011 Perşembe
Bereket Dönemi "28 Haziran 1996 ile 2 Temmuz 1997"
-
19 Haziran 2011 Pazar
Ya Güdersin Ya Gidersin
-
13 Haziran 2011 Pazartesi
Seçim Sonuçları Ne Gösterdi?
-
10 Haziran 2011 Cuma
Seçime Doğru;"Arz-ı Mev’ud ve Horoz Dövüşü"
-
6 Haziran 2011 Pazartesi
Erbakan’ı Sevmek!.. Tavizi Sevmemek!..
-
1 Haziran 2011 Çarşamba
Hedef 2023, İstanbul Ayasofya Maratonu
-
25 Mayıs 2011 Çarşamba
Hayalüstü Hayaldi!.. Gerçek Oldu!..
-
19 Mayıs 2011 Perşembe
NE HALLERDEYİZ 2
-
11 Mayıs 2011 Çarşamba
2.Abdülhamit, Erbakan ve Tekerrür
-
28 Nisan 2011 Perşembe
Hak ile Batılı karıştırmayalım 2
-
8 Nisan 2011 Cuma
DÜNYANIN EN BÜYÜK ADALET SARAYI
-
26 Mart 2011 Cumartesi
Hak İle Batılı Karıştırmayalım
-
17 Mart 2011 Perşembe
ORGANİK MAYAMIZ “İSLAM !..”
-
6 Mart 2011 Pazar
DİYALOG VE TOPRAK SATIŞININ PERDE ARKASI
-
28 Şubat 2011 Pazartesi
SUCUĞUNDA TADI KAÇTI!..
-
11 Şubat 2011 Cuma
Ne Hallerdeyiz ?
-
1 Şubat 2011 Salı
Ya AKP Olmasaydı !..