Herkes doğrumu biz doğru isek?
Yunus Emre’miz ne de güzel ifade etmiş bir zamanların insanlık anlayışını; Herkes doğrudur sen doğru isen, doğruluk bulunmaz sen eğri isen!..
Yunusların, Edebalıların, Mevlanaların yaşadığı o güzel zamanlarda toplumun %99’u kul hakkına girecek bir davranışta bulunmaktan, iftiradan, diğer insanlara rahatsızlık verecek hal ve hareketlerden o denli çekinir ve imtina edermiş ki bir kötülük yapmayı aklının ucundan dahi geçirmezmiş. Elbette o dönemlerde sen kimseye zarar dokundurmadıysan kimsede sana bulaşmazmış.
Şimdi bu sözü yaşadığımız şu çağın insanına uyarlayalım.
Artık öyle çirkef bir zamandayız ki sen kimseye kem söz etmezken, işinde gücünde yoluna giderken nerede ipsiz, sapsız, edepsiz, namussuz varsa gelir senin yakana yapışır. Sakınmaya uzak kalmaya çalıştıkça bu rezil insanlar ile sürekli sınanırsın.
Arsızlıkta o denli ileri gidiyor ki bazıları insanlık adına ne diyeceğimi bilemiyorum. Komşuluk sadece çıkar ve menfaatlenmeye odaklanmış artık. Gerçi komşuluk dışında da aynı durumu görüyoruz. Sen iyisin ve tabii ki karşındakini de iyi zannediyorsun. Mümkün olduğunca yardım ve desteklerde bulunuyorsun lakin sonuç hep hüsran oluyor. Yaptıklarınla karşı tarafı şımartıyorsun aslında. Ona yaptıkların senin görevinmiş beklentisi yer ediniyor karşı tarafta ve bir gün o talebi yapmadığında en kötü sen oluyorsun.
Sen akşam 23:00’den sonra komşularına rahatsızlık verecek bir ses çıkarmaktan haya ederken o bir takım insan suretindekiler gecenin 02:00’sinde gürültü yapar, 05:00’te tuvalet lavabosunu tamir bahanesiyle ortalığı yıkar ve bundan zerre utanmaz hatta üste bile çıkar. Binanın ortak araç park yerinde herkese yeter alan varken ve herkesin park ettiği yer belli iken gelir senin alanını bile isteye işgal eder. Bu muzur tipler başkalarına sıkıntı yaşatmaktan sadistçe zevk alan insanlık düşmanlarıdır. Yaptıkları bu denli rezillikleri yetmez gibi sağda solda seni çekiştirir.
Daha dün sana yanaştığı zamanlarda, ‘aman ha şunlara dikkat et’, ‘onlar varya öyle namussuz öyle rezil insanlar’ diyerek yaftaladığı öncesinde küs olduğu kişilerle bir bakarsın sarmaş dolaş olmuş. Gerçi karşı tarafta aynı söylemleri onun için söylüyordur zaten. Yani tamda tencere kapak mevzusu.
Buradan çıkan sonuç şu ki; benzer kutuplar gerçekten de birbirlerini çekmekte. Maalesef ki; Müslüman Türk milleti son 20 yıl içinde ahlak ve maneviyat cephesinden çok büyük bir darbe aldı. Bizi biz yapan güzel hasletler yerle bir oldu. Dedikodunun hiçbir şeklini kabul etmemiz söz konusu değil elbette lakin Anadolu da yerli yersiz bir takım ithamlar ile dedikodular yapılırdı tabi. Ama gel gelelim şu içinde bulunduğumuz zamanlardaki kadar insanımız bu denli kirlenmemişti. Sen mutluysan az ile yetinebiliyorsan bu bile bir takım insansı tiplere kaba tabirle batmakta. Madden ve statü olarak senden daha iyi şartlara sahip olsa dahi senin huzur ve mutluluğuna gözünü diker, kötü enerjisiyle nazar ve haset eder. Milletimiz birçok yönden rotasını şaşırdı desek herhalde abartmış olmayız. Şuursuz, ferasetsiz insan yığınları haline geldik. Şekilcilik, nemelazımcılık, nezaketsizlik her yanımızı bürümüş. Küçücük kız çocuklarının bile ağzından küfürler havada uçuşuyor maalesef. İkaz etmek ne mümkün. Artık öyle bir hale getirildik ki; ulu orta yapılan ahlaksızlıklara bile ses çıkaramaz olduk. Bir mazluma destek için araya girmekten imtina ediyoruz. Zorda kalmışa el uzatamıyoruz. Çünkü sonuçlarını kestiremiyoruz.
Herkesin aldanmış, herkesin aldatmış olduğu bir devrin içinde debeleniyoruz. İşte tamda bu zamanda temiz kalmaya, neslini muhafaza etmeye ve kimseye zarar vermeme hassasiyetinde olan bir avuç insanın işi o kadar zor ki!.. İnadına güzellikleri çoğaltmaya, ahlaklı kalmaya, rol model olmaya kendini adamış o insanların sayısının çoğalması en büyük temennimiz olmalı. Çünkü bu kişiler bulundukları toplumun sigortalarıdır. Tıpkı evinizdeki cihazların gelen bir yüksek akım ile bozulmaması için sigorta atar ve cihazlarınızı korur ise bu nadide insanlarda sapıtmış, yozlaşmış toplumun komple helak olmasının önüne geçer.
Bu nadide insanların işleri pek bi zordur. Her şeye rağmen; İyi kalmak, ahlakını muhafaza edebilmek, edebini takınmak büyük marifettir. Nice edepsiz, namussuz, hırsızların işleri rast giderken dünyalık işlerinde hep aksamalar yaşarlar bu güzel insanlar. Zaten meşhur sözdür sizde bilirsiniz hani, ‘İyilerin imtihanı zordur’…
Çoğunuzun bildiği bir hadisi şerifi burada tekrar hatırlatmakta fayda var gibi. Bakın ne demiş güzeller güzeli peygamber efendimiz.
“Öyle bir zaman gelecek ki doğru söyleyenler yalanlanacak, yalancılar ise doğrulanacak, güvenilir kimseler hain sayılacak, hainlere güvenilecek” Hz.Muhammed (s.a.v.)
Aslında asırlar ötesinden yaşadığımız bu çağın profilini ortaya dökmüş o güzel insan. Doğru ve güvenilir insanların azınlıkta kalacağını anlıyoruz bu hadisten. Öyle bir zaman yani; Ahir Zaman!.. Ahir zamanın düzgün insanları olarak imtihanımız bir hayli zor ama bir o kadar da kolay. Nasıl yani? Zor mu kolay mı? Şöyle ki aziz dostlar; Asrı Saadet döneminde ve Hacı Bayram Velilerin, Tapduk Emrelerin içinde olduğu ve Müslümanlığın zirvede yaşandığı güzel devirlerdeki Müslümanlar dini emirlerin 10 da 1’ini yapmasalar cehenneme atılma korkusu içindeyken bu devrin Müslümanları olarak dinin 10’da 1’ini aksatmadan yapma gayretinde olursak cennet müjdesine muhatap olduğumuz için bir anlamda şanslı olduğumuz söylenebilir.
Bakın başka birkaç hadis-i şerifte ne buyuruluyor;
“Öyle bir zaman gelecek ki insanlar emr bi’l-marûf ve nehy ani’l-münker’de bulunmayacaklar. (Yâni iyiliği özendirmeyecek, kötülükten de sakındırmayacaklar.)
“İnsanlar üzerine öyle bir zaman gelecek ki bütün endişe ve gayretleri karınları (mîde ve şehvetleri) için olacaktır; şerefleri, malları ile ölçülecektir; kıbleleri kadınları olacaktır; dinleri de dirhem ve dinarları olacaktır. İşte onlar mahlûkâtın en şerlileridir. Onların Allah katında hiçbir nasipleri yoktur.”
Yine başka bir hadis-i şerifte Hz. Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem:
“Dünya onların âhiret bizim olsun, istemez misin yâ Ömer?” diye buyurmuştur.
İyi olmak, düzgün kalmak zora talip olmaktır aslında. Pis, rezil, edepsiz ve serseri olmak o kadar kolaydır ki. Önemli olan dünyanın her geçen gün yozlaştığı böyle bir zamanda adam gibi dosdoğru kalabilme gayretidir. Bunu tam olarak başaramasak da en azından o kararlılıkta olmak. ‘Aman canım ya, Ben mi kurtaracağım dünyayı’ deyip yılmamak.
Hasılı kelam, herkes doğru değil biz doğru isek!..
Yılmamak, yıkılmamak dualarımla hoşça kalın kıymetli dostlar.
Tüm yazıları
-
2 Eylül 2024 Pazartesi
Herkes doğrumu biz doğru isek?
-
9 Şubat 2024 Cuma
Sağlıklı Yaşam İpuçları
-
19 Temmuz 2023 Çarşamba
Başarının en önemli formülü azim ve disiplindir
-
24 Haziran 2023 Cumartesi
Öğütler
-
1 Mayıs 2023 Pazartesi
Bioenerji Şifasının Amacı
-
10 Şubat 2023 Cuma
Bioenerji nedir, nasıl faydalar sağlar?
-
4 Ocak 2023 Çarşamba
Negatifi Hayatınızdan Çıkarın
-
15 Aralık 2021 Çarşamba
Biyolojik alanımız ve şifa
-
3 Şubat 2020 Pazartesi
Bioenerji, Esma-ül Hüsna ve Dua
-
24 Aralık 2019 Salı
Mayamız mı ekşidi?
-
6 Kasım 2018 Salı
Bioenerji ile şifalan
-
22 Haziran 2018 Cuma
Vakit Değiştirme Vakti!..
-
23 Mart 2018 Cuma
Niyet hayır, akıbet hayır
-
25 Ocak 2018 Perşembe
Öldük, bittik demeden silkelenip kendimize gelelim!
-
26 Eylül 2017 Salı
Boş yere yaratılmadın!..
-
2 Ağustos 2017 Çarşamba
Piknik notları ve İlkyardım
-
8 Mart 2017 Çarşamba
Aziz dostumun acı hayat tecrübesi
-
29 Kasım 2016 Salı
İŞTE ÇAY SİMİT HESABI, İŞTE EKONOMİMİZ!..
-
21 Ekim 2016 Cuma
Ne Günlere Kaldık
-
8 Nisan 2016 Cuma
İlkyardımcılara kim yardım edecek!..
-
1 Mart 2016 Salı
Akıllı Adam Olmak!
-
16 Aralık 2015 Çarşamba
Nereye Gidiyoruz, Hani Kalkınma!..
-
28 Ekim 2015 Çarşamba
Kim bu Fos Osmanlıcılar...
-
2 Eylül 2015 Çarşamba
KÖTÜ YÖNETİCİ VE DECCAL
-
14 Temmuz 2015 Salı
Müslümanların Helakı!..
-
22 Mayıs 2015 Cuma
Kimse yapamaz, Ak Parti yapar!..
-
29 Nisan 2015 Çarşamba
YALANCI MAĞRURLAR BİZE YABANCI
-
26 Mart 2015 Perşembe
Memleketi Mahveden Beceriksizler
-
27 Şubat 2015 Cuma
Kepazelik diz boyu, hangisini sayalım?
-
3 Ocak 2015 Cumartesi
İDEAL TOPLUM HAYAL Mİ?
-
25 Kasım 2014 Salı
Dönüşen Dönüşsün, Sen Dönüşme!..
-
25 Ekim 2014 Cumartesi
Türkiye’nin ateşle dansı!..
-
17 Eylül 2014 Çarşamba
Osmanlı geçinen, Aslından Kopuk Paçozlar
-
6 Ağustos 2014 Çarşamba
Hayır, hayır yüz bin kere hayır!..
-
24 Haziran 2014 Salı
İSLAM, SİYASET, YÖNETİM
-
22 Mayıs 2014 Perşembe
Siyonizm-Türklere Karşı Yahudinin Pis Oyunları
-
11 Nisan 2014 Cuma
Bir Gençlik!..
-
24 Mart 2014 Pazartesi
OY’un BÜYÜK, İYİ AMA KİME OY VERELİM?
-
28 Şubat 2014 Cuma
Ben Kimden Tarafım 2
-
29 Ocak 2014 Çarşamba
1997 ile 2014 arasında fark görebiliyor musunuz?
-
30 Aralık 2013 Pazartesi
CEMAAT, HÜKÜMET, MENFAAT
-
26 Kasım 2013 Salı
YALAN YANLIŞ EĞİTİMİMİZ!..
-
30 Ekim 2013 Çarşamba
Kanlı Ellerin Kanlı Projesi: BOP
-
21 Eylül 2013 Cumartesi
Dünya Liderini Dinliyorum!..
-
13 Temmuz 2013 Cumartesi
Ah O Gemide Bende Olsaydım!..
-
11 Mayıs 2013 Cumartesi
Tarlaya Neler Ektik?..
-
26 Mart 2013 Salı
Saptırıcı Liderler
-
20 Şubat 2013 Çarşamba
İslam’a dönen Müslümanlar
-
23 Ocak 2013 Çarşamba
Asgari Ücret ile Asgari 3 Çocuk mu?
-
26 Aralık 2012 Çarşamba
Politika Tesadüf Mü, Komplo Mu?
-
19 Kasım 2012 Pazartesi
AŞK ADAMI MI?.. KAÇIP FIRDÖNEN Mİ?..
-
22 Ekim 2012 Pazartesi
KIYAMET NE ZAMAN?
-
2 Ekim 2012 Salı
Sadıklarla olmak
-
28 Ağustos 2012 Salı
Fitre ve Çay Simit Hesabı
-
24 Temmuz 2012 Salı
Canlı Müslüman İstiyoruz!..
-
28 Haziran 2012 Perşembe
Cinsi Bozuklar
-
1 Haziran 2012 Cuma
Karakterli Müslüman!..
-
2 Mayıs 2012 Çarşamba
Aslından Koparılmış Protestanlar
-
21 Mart 2012 Çarşamba
Haktan Yana Olmak
-
24 Şubat 2012 Cuma
Lider ve Sistem 2
-
4 Şubat 2012 Cumartesi
LİDER ve SİSTEM
-
11 Ocak 2012 Çarşamba
KISSADAN HİSSE!..
-
26 Aralık 2011 Pazartesi
Allah İçin Çalışmak!..
-
10 Aralık 2011 Cumartesi
Cihad Ne Demek?
-
4 Kasım 2011 Cuma
Batı:Tek Dişi Kalmış Canavar!..
-
15 Ekim 2011 Cumartesi
HAYIRLARA MOTOR, ŞERLERE FREN
-
16 Eylül 2011 Cuma
DEĞİŞİM : “Tekamül mü, Tahribat mı?”
-
22 Ağustos 2011 Pazartesi
İnandığın Gibi Yaşa Türkiyem
-
25 Temmuz 2011 Pazartesi
BEN KİMDEN TARAFIM?..!..
-
7 Temmuz 2011 Perşembe
Bereket Dönemi "28 Haziran 1996 ile 2 Temmuz 1997"
-
19 Haziran 2011 Pazar
Ya Güdersin Ya Gidersin
-
13 Haziran 2011 Pazartesi
Seçim Sonuçları Ne Gösterdi?
-
10 Haziran 2011 Cuma
Seçime Doğru;"Arz-ı Mev’ud ve Horoz Dövüşü"
-
6 Haziran 2011 Pazartesi
Erbakan’ı Sevmek!.. Tavizi Sevmemek!..
-
1 Haziran 2011 Çarşamba
Hedef 2023, İstanbul Ayasofya Maratonu
-
25 Mayıs 2011 Çarşamba
Hayalüstü Hayaldi!.. Gerçek Oldu!..
-
19 Mayıs 2011 Perşembe
NE HALLERDEYİZ 2
-
11 Mayıs 2011 Çarşamba
2.Abdülhamit, Erbakan ve Tekerrür
-
28 Nisan 2011 Perşembe
Hak ile Batılı karıştırmayalım 2
-
8 Nisan 2011 Cuma
DÜNYANIN EN BÜYÜK ADALET SARAYI
-
26 Mart 2011 Cumartesi
Hak İle Batılı Karıştırmayalım
-
17 Mart 2011 Perşembe
ORGANİK MAYAMIZ “İSLAM !..”
-
6 Mart 2011 Pazar
DİYALOG VE TOPRAK SATIŞININ PERDE ARKASI
-
28 Şubat 2011 Pazartesi
SUCUĞUNDA TADI KAÇTI!..
-
11 Şubat 2011 Cuma
Ne Hallerdeyiz ?
-
1 Şubat 2011 Salı
Ya AKP Olmasaydı !..