Erhan Erden SEyitgazi Belediye Başkan Adayı


Diyabet Tedavisinde Devrim: Sensör Teknolojisi

Diyabet Tedavisinde Devrim: Sensör Teknolojisi
Diyabet Tedavisinde Devrim: Sensör Teknolojisi
2 Ekim 2024 Çarşamba Okuma 951

Endokrinoloji, Diyabet ve Metabolizma Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Okan Bakıner, Tip 1 ve Tip 2 diyabetli bireylerde sensör kullanmanın avantajlarına dikkat çekti

Diyabet Tedavisinde Devrim: Sensör Teknolojisi

Diyabet yönetimindeki teknolojik gelişmeler, hastaların yaşam kalitesini yükseltmek ve tedavi süreçlerini daha etkin hale getirmek açısından büyük önem taşıyor. Özellikle sensör teknolojisi, cilt altı sıvısındaki glukoz seviyelerini düzenli aralıklarla ölçerek diyabetli bireylere ve sağlık profesyonellerine ayrıntılı bilgi sağlıyor. Bu sayede, hem Tip 1 hem de Tip 2 diyabet yönetiminde daha kapsamlı bir glukoz kontrolü sağlandığını söyleyen Prof. Dr. Okan Bakıner, son araştırmaların da sensör kullanımının her iki diyabet türünde de komplikasyon risklerini minimize ettiğini ve böylelikle hastaların günlük yaşamlarını daha kolay yönettiklerini ortaya koyduğunu belirtti.

Sensör teknolojisi, etkin diyabet yönetimi adına hem hastalar hem de hekimler için vazgeçilmez hale geldi. Sürekli glukoz takibi imkânı sunmanın yanı sıra ani değişimlere hızla müdahale edilmesine olanak sağlayan sensörler, uzun vadede sağlık sonuçlarını iyileştirme açısından diyabet tedavisinde devrim niteliği taşıyor. Bu teknolojinin hastalar ve doktorlar için büyük kolaylık sağladığına dikkat çeken Endokrinoloji, Diyabet ve Metabolizma Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Okan Bakıner, Tip 1 ve Tip 2 diyabetli bireylerde sensör kullanımının önemini şu sözlerle anlattı: “Sensörler, kan glukoz düzeylerine çok yakın seviyelerde olan cilt altı sıvısındaki glukozu çok sık aralıklarla ölçüyor. Bu teknoloji, gün içerisinde parmak delmeden hastanın istediği andaki glukoz düzeyi ile ilgili ayrıntılı bilgiler veriyor. Hastalarımız yemek öncesi ve yemek sonrası, gece ya da günün herhangi bir anında glukoz düzeyleri ile ilgili bilgiye sahip olabiliyor. Bu şekilde kullanıcılar hem karbonhidrat sayımı öncesi temel avantajları elde ediyor hem de şekerin aşırı düşmeye ya da yükselmeye başladığı anları sensörden gelen uyarılarla fark edip önlem alabiliyor. Ayrıca günlük şeker grafiklerini inceleyerek, glukoz seviyelerindeki sorunların bazal insülin dozlarından mı yoksa bolus insülin uygulamalarının yetersizliğinden mi kaynaklandığını tespit etmek mümkün oluyor. Sensörler sayesinde beslenmeye bağlı glukoz değişiklikleri anında fark edilerek gerekli ayarlamalar hızlı bir şekilde yapılabiliyor. Bu durum, hem tedavi süreçlerinin daha hassas yönetilmesine hem de hastaların daha stabil bir glukoz kontrolü sağlamasına katkı sağlıyor. Dolayısıyla hem hasta hem de hekim insülin doz ayarlarını kolaylıkla yapabiliyor veya beslenmenin yarattığı değişiklikleri görüp diyet uyumunu artırabiliyor. Pompa kullanan Tip 1 diyabetli hastalarda pompalara entegre sensörler sayesinde akıllı güncel pompalar şekerin düşme ya da yükselme hızına göre insülin gönderme hızını ayarlayabiliyor. Bu sistemler bir çeşit yarı otomatik yapay pankreas olarak görev yapabiliyor. Yine pompalar sensörden aldıkları bilgiyle ani şeker düşüklüğü olan hipoglisemiye girmeden insülin göndermeyi yavaşlatıp durdurabiliyor. Bu da hastalarımızın adına en korktuğumuz sorun olan hipoglisemiyi yaşamalarını önlüyor.”

Tip 2 diyabetli hastalar sürekli parmak delme derdinden kurtuluyor

Sensör teknolojisinin Tip 2 diyabetli bireylerin yaşam kalitesini büyük oranda etkilediğini söyleyen Prof. Dr. Okan Bakıner; “Bu teknolojinin en büyük avantajlarından biri hastaların sürekli parmak delme ihtiyacı duymadan gün içerisindeki glukoz seviyelerini takip edebilmeleri. Glukozdaki ani düşüş ve yükselmeleri, sensörlerin akıllı telefonlarına gönderdiği uyarılarla anında fark eden hastalar, hızla önlem alarak olası komplikasyonların önüne geçebiliyor. Bu anlık geri bildirimler diyabet yönetiminde büyük bir kolaylık sağlarken hastaların yaşam kalitesini de önemli ölçüde artırıyor. Ayrıca Tip 2 diyabetik hastaların önemli bir bölümünde maalesef diyete uyum sorunu görüyoruz. Sensörler sayesinde bu hastalar, hangi gıdaların glukozda ani ve aşırı yükselmeye neden olduğunu görebiliyor ve buna göre beslenmelerini yeniden düzenleyebiliyor. Hekim olarak bizler hem hastanın telefonundan hem de istersek kendi bilgisayar ekranımızdan hastamızın günlük glukoz değerlerini, grafiklerini ve ani şeker oynamalarını takip ederek tedavi düzenlememizi çok daha rahat ve doğru biçimde yapabiliyoruz” şeklinde konuştu.

Sensörler sayesinde hasta-hekim iş birliği artıyor

Sensörlerin hekimlere sunduğu avantajlara da değinen Prof. Dr. Okan Bakıner; “Sensörlerin bize sunduğu en büyük avantaj hastalarımızın günlük, haftalık, 14 günlük ve aylık şeker çizelgelerini detaylı bir şekilde görebilmemiz. Bu sayede anlık ve günlük dalgalanmaları çok daha iyi anlayabiliyoruz. Ayrıca, sensör cihazları gün içerisindeki ani şeker düşüş zamanlarını tam saatleriyle bildiriyor. Bu bilgi, tedavi protokollerimizi gözden geçirmemize ve gerektiğinde düzenlemeler yapmamıza olanak sağlıyor. Sensörlerden aldığımız diğer önemli bir bilgi de hastanın hedefte geçirdiği zaman. Genel olarak şeker düzeylerinin 70-180 mg/dl arasında seyrettiği süreyi bize veren ‘Hedefte Geçen Zaman’ aralığının, günün 24 saatinin en az yüzde 70’ini kapsaması gerekir. Bu cihazlar sayesinde hastalarımızın hedefte geçen zaman miktarını, hedefin üstü ya da altı geçen zaman miktarlarını, günlük dalgalanmaları, ortalama günlük, haftalık, 14 günlük ve aylık şeker düzeylerini görebiliyoruz. Tahmini HbA1C (üç aylık şeker ortalaması) düzeyini öngörebiliyoruz. Bu hem hekimler olarak bizlerin tedavilerini yeniden gözden geçirme olanağı sunuyor hem de hastalarımızla olan iş birliğimizi artırıyor” dedi.

Sensör teknolojisini kullanan bireyler daha iyi bir HbA1C düzeyine sahip

Sensör sayesinde diyabetli bireylerin parmak ucu delmeden günün 24 saatinde glukoz düzeyleri hakkında bilgi alabilecek rahatlığa erişebildiklerinin altını çizen Prof. Dr. Okan Bakıner; “Bu teknoloji ile hastalarımız, hipoglisemi ve hiperglisemi uyarı sistemi ile kan şekerinde ani düşüş ve yükselmelere karşı önlem alabilecek duruma geldiler. Özellikle de ‘gece kan şekerim düşerse ne olur’ korkusunu yendiler. Yaşlı ve çocuk hastalarda çok daha kritik önem taşıyan bu durumun kolaylıkla kontrol altında tutulabilmesi hasta yakınlarına da büyük kolaylık sağlıyor. Yapılan çalışmalar sensör teknolojisini kullanan hastaların daha iyi HbA1C düzeylerine sahip olduğunu ve daha az gün içi glukoz değişkenliği yaşadığını gösteriyor. Diyet ve egzersiz gibi zorunlu yaşam tarzı değişikliklerine hasta uyumunun arttığını da çalışmalardan görüyoruz. Erken dönemden itibaren sensör teknolojisi kullanan hastalarda küçük ve büyük damar hastalıkları ile ilgili diyabet komplikasyonlarının azaldığını gözlemliyoruz. Üstelik sensör teknolojisi, artık sadece Tip 1 diyabetli bireyler için değil, insülin kullanan Tip 2 diyabetik hastalar ve hatta gebelerde bile önerilen bir yöntem haline geldi. Sensörlerin maliyeti de günümüzde daha erişilebilir durumda. Bu noktada özellikle tedaviye uyum sorunu yaşayan hastalar için sensör teknolojisi devrim niteliğinde” diyerek sözlerini sonlandırdı.



Gönderen: journal



YORUM YAZ
Bu habere yorumlar

Sağlık

Kış aylarında yaşlılar ve sağlık sorunu olanlarda sakatlanma riski daha yüksek!
Kış aylarında yaşlılar ve sağlık sorunu olanlarda sakatlanma riski daha yüksek!
ÇOCUKLARDA DA BÖBREK TAŞI GÖRÜLEBİLİYOR
ÇOCUKLARDA DA BÖBREK TAŞI GÖRÜLEBİLİYOR
İnternetten besin takviyesi alırken nelere dikkat etmelisiniz?
İnternetten besin takviyesi alırken nelere dikkat etmelisiniz?
Kireçlenme gençleri de etkiliyor
Kireçlenme gençleri de etkiliyor
Ağrılardan Kurtulmanın Yeni Yolu: Nöral Terapi İle Tanışın
Ağrılardan Kurtulmanın Yeni Yolu: Nöral Terapi İle Tanışın
Sahte içki tüketimi körlüğe ve ölüme neden oluyor!
Sahte içki tüketimi körlüğe ve ölüme neden oluyor!
Dijitalleşme, otizmi tetikliyor!
Dijitalleşme, otizmi tetikliyor!
BURUN TIKANIKLIĞININ YOL AÇTIĞI 8 ÖNEMLİ SORUN!
BURUN TIKANIKLIĞININ YOL AÇTIĞI 8 ÖNEMLİ SORUN!
Uzmanından Uyarı: Depresyon Vakaları Endişe Verici Şekilde Artıyor!
Uzmanından Uyarı: Depresyon Vakaları Endişe Verici Şekilde Artıyor!
Sarılmak stres seviyesini düşürüyor, bağlılığı ve mutluluğu arttırıyor!
Sarılmak stres seviyesini düşürüyor, bağlılığı ve mutluluğu arttırıyor!
Soğuk hava ve kuruluk cildinizi yaşlandırmasın!
Soğuk hava ve kuruluk cildinizi yaşlandırmasın!
Yunus Emre Devlet Hastanesinde Ebe Polikliniği hizmet vermeye başladı
Yunus Emre Devlet Hastanesinde Ebe Polikliniği hizmet vermeye başladı
SADECE SPOR YETMEZ! İŞTE KASLARI GÜÇLENDİRECEK 9 BESİN
SADECE SPOR YETMEZ! İŞTE KASLARI GÜÇLENDİRECEK 9 BESİN
Çayı ve kahveyi şekerli içiyorsanız dikkat!
Çayı ve kahveyi şekerli içiyorsanız dikkat!
Bakan Memişoğlu: “Vatandaşlarımızdan ‘Fermuar Sistemi’ ile Yaşama Yol Vermelerini İstirham Ediyoruz”
Bakan Memişoğlu: “Vatandaşlarımızdan ‘Fermuar Sistemi’ ile Yaşama Yol Vermelerini İstirham Ediyoruz”
Sanal Kumar Oynama Davranışı Ergenlik Yaşında Görülmeye Başlandı
Sanal Kumar Oynama Davranışı Ergenlik Yaşında Görülmeye Başlandı
Bilinçsizce Kullanılan Vitamin Takviye Edici Gıdalar Tehlike Saçıyor!
Bilinçsizce Kullanılan Vitamin Takviye Edici Gıdalar Tehlike Saçıyor!
UYKUSUZ GECELER SAĞLIĞI KABUSA ÇEVİRİYOR
UYKUSUZ GECELER SAĞLIĞI KABUSA ÇEVİRİYOR
KAYGIYI AZALTMAYA YARDIMCI 9 ETKİLİ ÖNERİ!
KAYGIYI AZALTMAYA YARDIMCI 9 ETKİLİ ÖNERİ!
Ağrısız sarılık kanser habercisi olabilir
Ağrısız sarılık kanser habercisi olabilir
Omurga pili uygun vakalarda felçli hastalara umut olabiliyor!
Omurga pili uygun vakalarda felçli hastalara umut olabiliyor!
Kalp Hastalıkları Riski için Homosistein Testi Yaptırın...
Kalp Hastalıkları Riski için Homosistein Testi Yaptırın...
Molasız spor sakatlanma riskini artırıyor
Molasız spor sakatlanma riskini artırıyor
Çocuklu evde bulunması gereken 7 ilaç
Çocuklu evde bulunması gereken 7 ilaç
Tedavi edilmeyen Borderline bozukluğu intihara sürükleyebiliyor!
Tedavi edilmeyen Borderline bozukluğu intihara sürükleyebiliyor!
MİYOM BELİRTİERİNE DİKKAT!
MİYOM BELİRTİERİNE DİKKAT!
GÜÇLÜ BAĞIŞIKLIK İÇİN NELER YEMELİYİZ?
GÜÇLÜ BAĞIŞIKLIK İÇİN NELER YEMELİYİZ?
Ağız içindeki enfeksiyonlar diyabetin kontrolünü zorlaştırabilir!
Ağız içindeki enfeksiyonlar diyabetin kontrolünü zorlaştırabilir!
ALERJİK RİNİTE KARŞI 10 ETKİLİ ÖNERİ!
ALERJİK RİNİTE KARŞI 10 ETKİLİ ÖNERİ!
KIŞ DEPRESYONU İLE NASIL BAŞA ÇIKILIR?
KIŞ DEPRESYONU İLE NASIL BAŞA ÇIKILIR?
MS’in erken belirtileri genellikle sabit değildir!
MS’in erken belirtileri genellikle sabit değildir!
Kış aylarında bağışıklığı güçlendirmenin 12 yolu
Kış aylarında bağışıklığı güçlendirmenin 12 yolu
ANİ ISI DEĞİŞİMLERİNDE HASTALIĞA KARŞI ÖNLEM ALMANIN YOLLARI
ANİ ISI DEĞİŞİMLERİNDE HASTALIĞA KARŞI ÖNLEM ALMANIN YOLLARI
KIŞ HASTALIKLARINA KARŞI  10 ETKİLİ ÖNERİ!
KIŞ HASTALIKLARINA KARŞI 10 ETKİLİ ÖNERİ!
Diyabet hastaları, kalp krizi geçirirken göğüs ağrısı hissetmiyor
Diyabet hastaları, kalp krizi geçirirken göğüs ağrısı hissetmiyor
Tozlara dikkat! Kas yapayım derken sağlığınızdan olmayın!
Tozlara dikkat! Kas yapayım derken sağlığınızdan olmayın!
Hava kirliliği KOAH riskini artırıyor
Hava kirliliği KOAH riskini artırıyor
ÇOCUKLARDA EN SIK GÖRÜLEN 5 ALERJİK REAKSİYON
ÇOCUKLARDA EN SIK GÖRÜLEN 5 ALERJİK REAKSİYON
Kış çaylarını tüketirken dikkat!
Kış çaylarını tüketirken dikkat!
Her Gün Bir Çocuğa Diyabet Tanısı Koyuluyor!
Her Gün Bir Çocuğa Diyabet Tanısı Koyuluyor!
KIŞ SOĞUKLARINDA BU HATALAR CİLDİ ERKEN YAŞLANDIRIYOR!
KIŞ SOĞUKLARINDA BU HATALAR CİLDİ ERKEN YAŞLANDIRIYOR!
RÜZGAR VE SOĞUK HAVA GÖZ KURULUĞUNU TETİKLİYOR
RÜZGAR VE SOĞUK HAVA GÖZ KURULUĞUNU TETİKLİYOR

Bunlar da ilginizi çekebilir